DİĞER
"Dostoyevski’nin Kumarbaz’daki amaçlarından (ya da başarılarından) biri de Avrupalı, Avrupa hakkında bir Rus romanı yazmaktır – sanıyorum Osmanlıların Batılı anlamda roman yazmak yolundaki arzularına benzer bir şey."
"Ev, babalarının ölümünden sonra kardeşlerin birlikte büyüdüğü yazlık evde geçiyor. Üç kardeş bir araya gelirler ve kâh geçmişi anarak kâh gelecek planlarıyla bu evi nasıl değerlendireceklerine karar vermeye çalışırlar. Artık olan olmuş, giden gitmiştir. Ev tanıdığınız ev olmaktan çıkar. Karşılayan yok, tam kurtulalım derken anılar üşüşür. Anne-baba evini kapatmak duygusal patlamalar ve hüzün dolu. Zor bir şeydir ‘ev’den vazgeçmek; eşyalarla, çocukluğunla vedalaşmak."
"Kadın hakları mücadelesinden göç sorunlarına kadar, attığı her adımda ona yön veren o mücadeleyi, benim bu anlamda tanımladığım ‘bilimsel direnişi’ni kavramadan hocayı anlamak, tanımak çok zor. Çünkü Nermin Hoca’nın direnişinin özünde özgür düşünceye bağlılık yatar."
Pangea Kitaplığı’nın ilk öykü kitabı ve ilk öykü seçkisi olan ve türün duayenleri ile edebiyatın usta isimlerini bir araya getiren İlk, İthaki Yayınları tarafından önümüzdeki günlerde yayımlanıyor. “Başlangıç” teması ekseninde kurgulanan bu bilimkurgu seçkisinin Bülent Somay tarafından yazılan sunuşunu Tadımlık olarak yayımlıyoruz.
Chris Bohjalian’ın The Sandcastle Girls adlı romanının Türkçe çevirisi, Aras Yayıncılık tarafından Kumdan Kale Kızları adıyla kısa süre içinde yayımlanacak. Romandan kısa bir parçayı tadımlık olarak sunuyoruz.
“Son üç aydır neredeyse tüm dünya korona virüs salgını ile uğraşıyor. Buradan iklim değişikliği ile mücadele için ders çıkacaksa o da bilimsel uyarıları çok ciddiye almak, erken ve etkin politikalar üreterek gelebilecek krizin ekonomik ve sosyal etkilerini azaltabilmek olmalıdır.”
Eşine az rastlanır türden edebî-felsefî bir özelliği var Kırmızı Top’un. Hikâyeciliği anlatma ve kurgulamanın ötesinde, ölçülü bir kavramsallıkla da dokuyor Mehmet Barış Albayrak
Selim İleri'nin geçtiğimiz ay yayınlanan Kumkuma adlı romanı “Silkindi” diye başlıyor... Anlatılan kişinin “Abdülhak Hâmid”, yâni “Şair-i Âzam” ya da yazarın tanımıyla “Ulu Şair" olduğunu öğreniyoruz
Usta yazarların büyük bir “iştahla” betimleyip durdukları tatlar, yemekler ve sofralardan neden haz duyarız? Bu soruya yanıt aramak için edebiyatın "lezzetli" anlatımlarına yakından bakalım...
Cinnet veya cinayetle de bitebilen çok katmanlı bir öykü; bütün aşk ve bağlılık öyküleri gibi biraz sakil, biraz da acıklı belki: kardeş...
Yusuf Atılgan'ın karakterleri, romanlarıyla ortak özellikler taşıyan bu öykülerinde de bizatihi dünyada- olmayı sorun olarak görür
© Tüm hakları saklıdır.